“Ne için o zaman, ne için yaşıyoruz? Güvenlik yok, iş yok, gelecek yok, hukuk yok, anayasa yok ama yaşıyoruz. Bu yaşamak çok kutsal öyle mi? Öyle değil. Yaşamın kendisi değil kutsal olan. Kutsal olan adil bir yaşam, kutsal olan onurlu bir yaşam, kutsal olan güvenli bir yaşam, kutsal olan haysiyet sahibi bir yaşam. Yaşamın kendisi değil kutsal olan. Milyonlarca insan ölüyor her gün hiç uğruna. Trafik kazalarında, savaşlarda, hastalıkta… Ölmek ya da kalmak meselesi değil bu mesele. Onurlu yaşamak ya da yaşamamak meselesi. Adaletli yaşamak ya da yaşamamak meselesi.”
Av. Selçuk Kozağaçlı
Bu yazıyı “yaşamak” arzusunda olan bir hasta mahpus için yazıyorum. Bu nedenle Marmara (Silivri) Cezaevinde tutuklu bulunan meslek üstadımız Av. Selçuk Kozağaçlı’nın bu sözlerini hatırlatmak istedim. Zira birazdan sizlere, yetkililere göre “yaşayan” bir hasta mahpus, Mehmet Gürler’in hikayesini anlatmaya çalışacağım.
Mehmet Gürler, 22 Temmuz 2016 günü darbe girişimi iddiasıyla tutuklanmış eski bir asker. Tahmin edeceğiniz üzere tutuklanmadan önce hiçbir sağlık sorunu yok. Oldukça tartışmalı bir yargılama süreci var. Bir noktada “niyet okuyuculuğu” yapılarak hakkında mahkumiyet kararı verilmiş, kimseye bir zarar vermemiş ve hatta bir kısım askeri öğrencinin “bizim hayatımızı kurtardı” diye bahsettiği bir mahpus.
Mehmet Gürler, eşinin anlatımı ile hakkındaki mahkumiyet kararının kesinleşmesi ile Kocaeli 2 nolu T tipi kapalı ceza infaz kurumunda tek kişilik bir hücreye alınıyor. Bir süre sonra bacaklarında uyuşma şikayeti ile cezaevi doktoruna başvuruyor ve cezaevi doktoru Gürler’in şikayetlerinin kısıtlı bir alanda olmasından kaynaklandığını söyleyerek, kas gevşetici ilaç ve bol bol egzersiz tavsiyesi ile Gürler’in tedavisini tamamlıyor. Elbette Gürler’in vücudundaki uyuşukluk şikayeti artarak devam ediyor ve bununla birlikte gözlerinde de ciddi bir görme kaybı başlıyor.
Gürler, bu kez de İzmit Seka Hastanesi Göz Polikliniğine gönderiliyor ve göz doktorunun şüphelenmesi ile çekilen beyin MR’ında Mehmet Gürler’in MS hastası olduğu anlaşılıyor. Beyin MR’nın çekildiği ve hastalığın anlaşıldığı tarih; 11.07.2021.
MS (Multiple Skleroz) hastalığı; kas güçsüzlüğü, dengede bozukluk, yürüme ve konuşma aksaklığı ile kendini belli eden ve merkezi sinir sistemini etkileyen bir hastalık. Merkezi sinir sisteminde etkilenen bölgeye ve etkilenme derecesine göre, bu kronik hastalığın türü ve şiddeti de kişiden kişiye değişebiliyor. MS hastalığında, beyin ve omuriliğin kontrolündeki herhangi bir fonksiyonda kayıplar yaşanabiliyor. Ataklar halinde ilerleyen hastalığın henüz kesin bir tedavisi bulunmasa da, atakları azaltmaya ve yaşam kalitesini yükseltmeye yönelik çoklu tedavi uygulamaları mevcut.[1]
Gürler, böyle zor bir hastalığa sahip olmasına rağmen tedavisine, teşhisten sekiz ay sonra Mart 2022’de başlanabiliyor. Bu süreçte denge kaybı ve görme bozukluğu oldukça ilerliyor. İnfaz erteleme talebi de reddediliyor. Zira Adli Tıp Kurumuna göre dengede durmakta bile zorlanan ve görme kaybı yaşayan bir hasta mahpusun, cezaevinde bir hücrede kalmasında engel yok!
Mehmet Gürler, 10.07.2022 saat 23:00 civarında, kaldığı cezaevi hücresinde baygınlık geçiriyor ve yan hücrede kalan mahpusun sesini duyarak infaz koruma memurlarına haber vermesi sayesinde hastaneye kaldırılıyor. İzmit SEKA Devlet Hastanesinde yoğun bakıma alınan Gürler’in eşine hadise, ertesi gün öğlen saatlerinde haber veriliyor. Ayşen hanım haberi alır almaz Burdur’dan Kocaeli’ne gidiyor ve eşiyle görüşme talebini Jandarma’ya iletiyor. Jandarma bu talebin karşılanmasının cezaevi savcılığının iznine bağlı olduğunu söyleyince Ayşen hanım Ramazan Bayramı tatiline rağmen nöbetçi savcıya ulaşıyor ve eşinin yanında refakatçi olarak kalabilmek için izin almayı başarıyor. Elbette bu uğraşla birkaç gün geçiriyor. Ayşen hanım eşiyle görüştüğünde, karşısında yürüyemez, hareket edemez, tamamen bakıma muhtaç kalmış bir insanlar karşılaşıyor. Tahmin edeceğiniz üzere buna rağmen tedavisi kelepçeli olarak yapılıyor. Tedavinin 6. Gününde yapılan testte Mehmet Gürler’in Covid pozitif olduğu anlaşılıyor. 8. Gün hala Covid belirtileri göstermesine rağmen taburcu edilip, hücresine gönderiliyor.
Yaşanan bu gelişmeler üzerine cezaevi tekrar infaz erteleme başvurusunda bulunuyor. Adli Tıp Kurumu bu sefer Gürler’in R Tipi bir cezaevinde kalması[2] yönünde bir rapor veriyor. Rapora müteakip Gürler, -sanki ülkede başka bir R Tipi Cezaevi yokmuş gibi- Elazığ R Tipi Cezaevine naklediliyor. Saatlerce süren yolu tabutluk olarak tanımlanan araçta, kelepçeli vaziyette, sadece helva, ekmek ve meyve suyu verilerek götürülüyor.
Gürler, Elazığ’a nakledildikten sonra, cezaevi yönetimi “her yeni mahkum için adli tıp kurumuna başvurmamız gerekiyor” diyerek Gürler’i İstanbul’a gönderiyor. Buradaki işlemler tamamlanınca tekrar Elazığ’a getiriliyor. Ancak bu sefer de, Elazığ cezaevinde fizik tedavi uzmanı olmadığı anlaşılıyor ve tedavisinin Elazığ Fethi Sekin Şehir Hastanesinde yapılmasına karar veriliyor. Gürler henüz tedaviye başlama fırsatı bulunamadan 6 Şubat 2023 depremi yaşanıyor. Deprem nedeniyle Gürler, “tedavi edilmek için getirildiği” Elazığ’dan hiçbir tedavi gör(e)meden Metris R Tipi Cezaevine naklediliyor. Yine kötü koşullarda saatler süren bir yolculuk yapmaya mecbur bırakılıyor. Bu süreçte yapılan infaz erteleme talebi de üçüncü kez reddediliyor.
Geldiğimiz aşamada Mehmet Gürler doğru ve zamanında bir tedavi alamadığı için, engellilik oranı her geçen gün artan, denge kaybı yüzünden haftada birkaç kez düşen, görme kaybı yaşayan ve tek başına yürüyemeyen bir halde. MS hastalığı gibi kesin tedavisi olmayan ve sadece etkileri hafifletilebilen bir hastalığa sahip olmasına rağmen ısrarla infaz erteleme talepleri reddediliyor.
MS hastalığı, yaşayanların ve yakından tanık olanların anlayabileceği türden bir hastalık. Bu hastalığa sahip olan bir insanı, cezaevinde tutarak yaratılan stres dahi hastalığın ilerlemesine yetecekken, Gürler hiçbir zaman tam ve yeterli bir tedavi alamadan bu hastalıkla mücadele etmeye çalışıyor.
Bu noktada en başa dönerek, Av. Selçuk Kozağaçlı’nın sözlerini hatırlatmak isterim. Adli Tıp Kurumuna göre “cezaevinde kalabilir” durumda olan Mehmet Gürler, gerçekten yaşıyor mu? İnsanca yaşamak böyle bir şey mi?
Av. Gizay Dulkadir
[1] https://www.medicana.com.tr/saglik-rehberi-detay/12264/ms-multipl-skleroz-hastaligi-belirtileri-ve-tedavisi
[2] R Tipi Cezaevi; Hasta ve engelli mahpusların tutulduğu rehabilitasyon tipi cezaevi